E-Ticaret Paketleri
Telefon
WhatsApp
EN HÜZÜNLÜ VEDA

EN HÜZÜNLÜ VEDA

Selam olsun ülkemin dört bir yanı!

Bugün 10 Kasım, bu dünyanın görüp görebileceği en büyük devrimcinin ölüm yıl dönümü bugün.

ATAM-4

Haydi kalk! ''Türkiye’m''  birazdan Atamızı anmak için tek yürek, tek millet sahalarda yerimizi alacağız. Çünkü bugün efkarımız var, çünkü bugün hüznümüz var, çünkü bugün ''Atamızı kaybedişimizin 85. yılı.’’

Koskoca 85 yıl; onu görmeden, tanımadan geçen; koskoca 85 yıl!..

 Bugünün önemini anlamak;  Öncelikle Büyük Önder ''Mustafa Kemal ‘Atatürk’ü '' anlamaktan ve sevmekten geçer. Bu çerçevede acaba biz Atatürk'ü anladık mı? anlatabildik mi? Sevdik mi? sevdirebildik mi? Cevaplanması gereken o kadar çok sorumuz var ki!

 Selam dursun ülkemin dört bir yanı! Bugün matemimiz var. Seksen beş  yıl önce tam da bugün saat 09:05  geçe gökten en değerli yıldızımız kaydı.

10 Kasım sadece bedenin yok olduğu gündür. Kendisi de söylüyor ya!  ‘’Benim naçiz vücudum elbet bir gün kara toprak olacaktır. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.’’

Evet; kendisi öldü ve üzerine kara toprak örtüldü. Peki; o fikirleri hangi toprak örtebilir ki?

Biraz sizlere kendimden bahsetmek istiyorum. Hatta bahsedeyim. Ben Gülcan Arıcan.

 İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi mezunuyum. 20 yıldır meslek yaşantısı içerisindeyim. 20 yıldır ülkem için özgürce oyumu kullanıyorum.

Değişik Sivil toplum kuruluşlarının yönetiminde görevler aldım ve halen daha almaktayım. ''Köşe yazarı ve gazeteci'' kimliğimden de bahsetmeden geçmek olmaz.

Bir çok sivil toplum kuruluşlarında ( Kadın, çocuk, hayvan) aktivistlik  görevi üstlendim.

En önemlisini yazmayı unutuyordum; Her şeyden önce ben bir anneyim ve bu vatana  ‘’Mustafa Kemal Atatürk’’ ilke ve İnkılaplarından şaşmayan, onun gösterdiği yolda ilerleyen bir erkek çocuğu (Mustafa'mı ) yetiştiriyorum. Bu ülkenin milyonlarca; yüreği Atatürk sevgisi ile dolu atan evlatlardan sadece bir tanesini.

Neden mi anlatıyorum bunları size; bugün özgür ve laik bir ülkede ve eşit şartlarda yaşayabiliyorsam,  bugün kendimi sizlere özgürce kaleme alıp ifade edebiliyorsam, bugün; benim, senin, onun bir birey olabilmesini ve  kendimizi özgürce korkmadan ifade edebilmemizi sağladığın için sana sonsuz  minnettarız , çünkü bunların hepsini sana borçluyuz ''ATAM..!''

Kalemim bugün ilk kez hüzünle yazıyor Atam;  Çünkü seni öyle bir kaç cümleye nasıl sığdırabilirim, nasıl anlatabilirim ki! senin devrimlerini, bizler için yaptıklarını...

Çünkü buna ne benim kalemim ne de kağıdım yeter.

Yukarıda da bahsetmiştim ya! seni anlayabilmek için seni tanımak ve de seni yaşamak gerek diye.

Bugün en efkarlı günümüz; Çünkü bugün 10 Kasım, bu ülkeyi uçurumun kenarından çekip alan bu ülkeye nefes olan, ülkenin can damarı olan, bu ülke için ömrünü cephelerde feda eden o koca çınarın bugün ölüm yıldönümü…

ATAM-2

Şimdi sorarım sizlere;  Bu ülkede yaşayıp da Atatürk’ü sevmeyenlere (Bu kısmı büyük bir utanç içerisinde yazıyorum.) Şöyle bir düşünün Atatürk olmasaydı eski düzen devam etseydi her şey; nasıl bir kader yaşayacaktınız. Kaçıncı karısı olacaktınız bir adamın. Bugün meydanlar da korkmadan, özgürce attığınız naraların kaçını atabilecektiniz soruyorum sizlere ya! Türkiye de yaşayıp da onun fikirlerine saygı duymayan onu sevmeyenler sizlere soruyorum.

Bu ülkede onun getirdiği yenilikler ve devrimler ile yaşayacaksın ve Atatürk’e saygı duymayacaksın ha!

Okuduğunuz üniversiteler, mesleki statüleriniz şöyle bir köşede dursun; acaba okumayı-yazmayı öğrenebilecek miydiniz?

Hangi ülkenin bayrağı altında ve esaret içinde yaşayacaktınız acaba?

Bunlardan bahsetmek bile istemiyorum. Bugün bu topraklarda özgürce yaşayabiliyorsanız eğer;  Seksen beş yıl önce kaybettiğimiz o Ulu çınar sayesindedir. Bunu sakın ola sakın unutmayın.

Unutmayalım ki; Geçmişini bilmeyen, geleceğine yön veremez. Geçmişini, Atasını bilmeyen bir toplum da; ne yazık ki gerilemeye ve parçalanmaya her zaman müsait bir toplumdur.

Bu yazımda sizlere; Yüreği Atatürk sevgisi ile çarpan ve  benim de değerli bir dostum olan; Zehra  Ünal'ın;  'Mustafa Kemal Atatürk'' hakkında bilmemiz gereken o değerli araştırmasına yer vermek istiyorum.

''Atamızın boyu 1.74, kilosu ise 75 civarıydı. 42 numara ayakkabı giyiyordu. Ayakkabıları genelde siyah rugan idi.  Atatürk’ün de TC kimlik numarası: 10000000146. Aslında bu, birinci sıradaki TC kimlik numarası. Sondaki 46, güvenlik amacıyla, sistem tarafından otomatik konulmuş. Atatürk’ün en sevdiği yemek, etsiz kuru fasulye ile pilavdı. Kahveyi de çok seviyordu. Günde 10-15 fincan Türk kahvesi içiyordu. Atatürk’ün tüm gömlekleri beyazdı. Takım elbiselerinin modelini kendisi çiziyordu. Lacivert rengi sevmezdi. Bu nedenle gardolabında laciverte yer yoktu. Atatürk'ün “Foks” adında bir köpeği vardı. Atamız Foksu Yalova kaplıcalarına gittiği bir gün, seyyar bir fotoğrafçıdan 50 liraya satın almış. Foks öldükten sonra doldurulup mumyalanmış. Halen de "Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesinde sergileniyor. Atatürk spor yapmayı çok severdi. Düzenli ata binerdi, yüzerdi ve bilardo oynardı. Mustafa Kemal, çok kitap okuyan biriydi. Yüzlerce kitabı vardı. Ancak en sevdiği kitap, Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu adlı romanıydı. Öyle ki, kitabı sürekli yanında taşırdı ve zaman zaman rastgele bir sayfa açıp okurdu. Atamız 44 sayfalık bir geometri kitabı yazdı. Bugün kullandığımız üçgen, dörtgen, çap, artı, eksi, bölü, oran gibi Türkçe kelimeleri Atatürk buldu. Atatürk’ün bu kitap dışında 13 kitabı daha var. Mustafa Kemal; Medeni Bilgiler, Karlsbad Hatıraları, Bölüğün Muharebe Eğitimi gibi hem askeri hem de toplumsal konularda kitaplar yazdı. Atatürk isminde bir çiçek vardı. Rivayete göre, Atamız çok seviyor diye bu ismi koymuşlar. Bir başka iddiaya göre ise Meksika kökenli çiçeği Türkiye’de yetiştiren bitki bilimciler çiçeğe Atatürk ismini verdi. Mustafa Kemal Atatürk, son söz olarak, “Aleykümselam” dedi. Anlatılanlara göre, Atatürk, doktoruna dikkatle baktı ve “Aleykümselam” dedi. Ardından girdiği komada 30 saat kaldı. 10 Kasım günü ise maalesef hayatını kaybetti. Atamızı sevgiyle, saygıyla, minnetle anıyoruz.''

ATAM

Biz, yani senin milyonlarca çocuğun; hiç görmedik seni ama fikirlerin daha küçücükken işlendi dimağımıza. Senden devraldığımız bayrağı gururla taşıyoruz geleceğe ve karanlığa geri dönmeye de hiç ama hiç niyetimiz yok.

Çünkü biz umudu senden öğrendik, düştüğümüz zaman yerimizden daha da güçlü kalkmayı ve en kötü zamanımızda bile başarabilmeyi yani kısacası biz BAŞARABİLMEYİ senden öğrendik.

Sen rahat uyu Atam,

Ruhun şad, mekanın cennet olsun.

Sen rahat uyu Atam; evlatların her daim izinde,

Saygı, minnet ve büyük bir özlemle anıyoruz…

Yüreğinizdeki Atatürk sevgisinin hiçbir zaman eksilmemesi dileklerimle

0 Yorum

Henüz Yorum Yapılmamıştır.! İlk Yorum Yapan Siz Olun

Yorum Gönder

Lütfen tüm alanları doldurunuz!

Puan Durumu

Takım OM G M P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20

Çorlu Nöbetçi Eczaneler

Sidebar Alt Kısım İkili Reklam Alanından İlki 150x150
Sidebar Alt Kısım İkili Reklam Alanından İlki 150x150

E-Bülten Aboneliği